Diyetime Kasteden Tam Buğday ve Kepek Ekmeği

  
Duymayan kalmadı galiba, şu sıralar hamilelikten kalan kilolarımı vermeye çalışıyorum. Yolu yarıladım diyebilirim, ama sanırım zor kısmı bundan sonrası. Diyet dediysem öyle özel birşey yapmıyorum. Çok sevdiğim çikolataya veda ettim mesela, sadece haftada bir gün yiyorum. Ekmek, hamur işi, kızartma vs de çook nadiren. Hani bir misafir gelirse, ancak onların yanında yahut özel günlerde. 

Bu yukarıda fotoğrafını görmüş olduğunuz mis kokulu ekmeklere ise dayanamadığımı belirtmek istiyorum. Hamurunu hazırladım, fırına verdim ve eve geldiklerindeki mis kokularına dayanamayıp haftasonu kaçamağımı abartmış oldum :D Neyse, lafı çok da uzatmadan hemen ekmek hamurlarını nasıl hazırladım, açıklayayım:

Kepekli Ekmek Malzemeleri:

  • 1 kg kepekli un
  • 3 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 2 yemek kaşığı pekmez
  • 1 adet instant maya
  • 1 çay kaşığı tuz
  • Yeterince ılık su
Tam Buğday Ekmeği Malzemeleri:

  • 1 kg tam buğday unu
  • 3 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 2 yemek kaşığı pekmez
  • 1 adet instant maya
  • 1 çay kaşığı tuz
  • Yeterince ılık su


Yapılışı:

  • Sırası yok, sadece mayayı una karıştırın ve diğer tüm malzemeleri ekleyip güzelce yoğurun. Hamurun güzel yoğurulması çok önemli. Sonrasında dilerseniz kalınca bir beze sarıp mayalanmasını bekleyin, veya az zamanınız varsa 40 dereceye ısıtılmış fırında mayalanmaya bırakın. Her iki mayalanma işleminde de üzerine ıslak bir bez örtmeniz lazım ki hamurun üstü kabuk bağlamasın.
Ben sonrasında etliekmek fırınlarından birine götürüp yukarıdaki gibi somun ekmek şeklinde pişirmelerini istedim. Siz dilerseniz kendi fırınınızda 200derecede, fırının altına emaye bir kapla su koyarak ekmekleri pişirebilirsiniz.

Afiyet olsun...

Başlık bulamadım böyle kabul edin :D



Haftasonu gelen misafirlerimden Hatice'nin doğum günü olması sebebiyle, arkadaşlarla süpriz bir kutlama yapalım dedik. Miniklerle beraber 19 kişiydik, güzel bir birliktelik oldu ve Hatice süprizi hiç beklemediği bir anda üzerinde mumlar yanan bu pasta ile farkedince hakikaten çok çok mutlu oldu, şaşırdı. Hatırlarsınız, ona yaptığım hediyeyi burada paylaşmıştım...

Gelelim pastanın nasıl yapıldığına:

Kek ... tarifim için buraya bakabilirsiniz. Bunun ıspanak eklenmemişini yaptım ben.

Kreması için:
  • 4 su bardağı süt
  • 2 yemek kaşığı nişasta
  • 2 yemek kaşığı un
  • 4 yemek kaşığı şeker
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
Kremayı pişirdikten sonra yuvarlak bir borcama dökün. Beklemeden hemen kekinizi ortadan ikiye bölün ve bir tarafını hafifçe şekerli su ile ıslatın. Islattığınız tarafı  kremanın üzerine gelecek şekilde kapatın. Bir gece buzdolabında bekletin ve ertesi gün dikkatlice keki ters çevirerek bir servis tabağına koyun, yani krema üste gelecek. Sonrasında üzerini krem şanti ile süsleyin.

Bu arada, bugün şivlilik günü. Şivlilik nedir derseniz geçen sene burada bahsetmiştim.
Dün gece de, fener alayı yapıldı Konya'da, her şivlilikten bir gece önce fener alayı yapılır.
Umarım bu adetlerimiz hiç bitmez...


Köfteli Tirit - Bayat Ekmek Değerlendirme


Merhabalar;

Bugün sizinle çok çok beğendiğim bir lezzeti paylaşacağım. Annemin son dönemler yaptığı, her yaptığında parmaklarımı yercesine saldırdığım - evet itiraf ediyorum - bu harika lezzeti denemenizi tavsiye ediyorum. Aslında bilenler varsa, tirite çok benzer bir yemek. Asıl Konya tiriti köfteden yapılmasa da, burada size Konya'nın ünlü tiriçisi Mithat'tan bahsetmeden geçemeyeceğim. Şu diyet sürecini bitirir bitirmez koşar gibi gidip hemen özlediğim Mithat Tirit'ten yemeliyim. Aklıma düştü şimdi :)

Annem, bunu Bursa'ya akrabalara gittiğinde görmüş, çok beğenmiş. O zaman bu zamandır ara ara yapıyor. Ben de bir gün evde bayatlamış ekmekleri nasıl değerlendirsem diye düşünürken, hemen bu lezzet geldi aklıma. Hemen yapılışına geçiyorum. 

Malzemeler:

Köfte ... dilediğiniz şekilde köfte yapabilirsiniz. Benim tarifim için buraya bakabilirsiniz...

bayat ekmek - mümkünse somun ekmek tarzında olsun, hani kestiğinizde dağılmayan cinsten

1 yemek kaşığı salça ( eğer salçanız çok sert değilse 2 yk kullanın )

Dilediğiniz kadar tereyağ


  • Ekmekleri küp küp dilimleyip bir borcama koyun.
  • Derin bir kabın içerisinde salçayı iyice sulandırarak ezin. Bu karışımı ocakta bir taşım kaynatın. Mümkünse et suyu ile salçayı ezerseniz çok daha lezzetli oluyor.
  • Köfteleri çok az yağda kızartın.
  • Kaynayan salçalı su ile ekmekleri yavaş yavaş ıslatın. Çok fazla dökerseniz hamur olur sadece yumuşayacak kadar dökün.
  • Üzerine kızarttığınız köfteleri koyun.
  • En son olarak da iyice eritip kokusunu alana kadar ocakta beklettiğiniz tereyağını üzerine dökün.
Afiyet olsun...

Hilal/Lal/Lale :D



Yaparken beni dinlendiren çalışmalarımdan...
Hatice'ye hediye edeceğim yarın.

Hatice umarım bugün bloğumu okumazsın :D

Hepinize hayırlı cumalar diliyorum...



Mini Kek Kalıplarında Peynirli Börek


Öncelikle hemen itiraf etmeliyim, ne zamandır yemek bloglarına bakmamaya çalışıyorum. Nedeni malum, doğum sonrası üzerime miras kalan kilolardan kurtulmaya çalışırken, kendimi frenlemişken bir de mis gibi mamalar görmeye tahammülüm yok. Hele kakaolu kekler, yaş pastalar. Aman aman :D

Evde pasta yapımına da bir süredir ara vermiş durumdayım, minimum düzeyde, gerektiği kadar yapıyorum artık. Hani 5 çaylarını vs kaldırdım rafa bir süreliğine. Tabi misafir zamanları istisnai durumlar dahilinde. Bu börekleri de geçen haftasonu gelen dostlarım için yaptım. Bu haftasonu gelecek misafirlerime de bunun bir değişik versiyonu geldi aklıma, ondan yapmayı planlıyorum bakalım nasipse :)

Malzemeler:

2 yufka

İç Malzemesi: 
 
Peynir
Maydonoz - ince ince doğranmış

Sosu için: 

1 bardak süt
1 yumurta
çok az sıvıyağ ( 2 yk kadar )
yarım çay kaşığı karbonat ( veya kabartma tozu da koyabilirsiniz )

Yapılışı: 

  • Yufkaları ortadan ikiye bölüp avucunuza alın ve bir makas yardımıyla ince ince kesin.
  • Her bir muffin kalıbının tabanına minik bir parça kesilmemiş yufkadan koyun.
  • Bir tutam kesilmiş yufkadan alıp kalıbın tabanına yerleştirin. 
  • Bu yufkaların üzerine iç malzemesinden ekleyin ( peynir + maydonoz )
  • Üzerine kesilmiş yufkalardan ekleyin ve en üstten 1 yk. sos malzemesi dökün. 
  • 180 dereceye ısıtılmış fırında üstü kızarana kadar pişirin. Fırının alt tarafına yakın koyun ki alt tarafı da pişmiş olsun.
Not: Ben üzerine yumurta sürmek istiyordum ama unutmuşum. Bu kez yaptığımda yumurtalı deneyeceğim. Umarım güzel sonuç alırım. Hadi hayırlısı...



Anneler Günü - Garipsin - İşte O Kadar

Anneler gününü önemseyen, seven, benimseyen herkesin anneler günü kutlu olsun diyorum öncelikle...

Bu başlık da nedir derseniz, tanıyanlar bilirler aslında, anneler günü benim için gayet sıradan bir pazardır. Daha önceleri anneme anneler günün kutlu olsun demişliğim bile yoktur, bir kere - sırf belki istiyor ama itiraf edemiyordur, içinde kalmasın babından -  diyecek oldum bana anneler gününün anlamsızlığından dem vurdu, zaten sanırım beni de bu anne yetiştirdiği için, bana da son derece anlamsız gelen bu günü ne kutlamayı severim, ne de benim anneler günümün kutlanmasını. Yani bana çok yavan gelir, böyle içi boş ama sonradan doldurulmaya çalışılan birşeymiş gibi...

Babaannem bizdeydi dün, aman Allah'ım bir görmeliydiniz. A'dan Z'ye kimler aramadı anneler günü için. Hayır itiraf ediyorum bu kadar sevilen biri olmak hakkaten güzel birşey ama anneler gününü bir bayram havasında, sanki dini ya da milli bir bayram kutlama havasında böyle zır zır öten telefonlar eşliğinde kutlanıyor olduğunu ben düne kadar pek de idrak edememiştim. Belki kızanlarınız, garip karşılayanlarınız olacak ama, anneler günü bana masum gelmiyor. Sanki biraz ekonomik canlanma olsun diye ortaya atılmış bir kavram gibi ülkemiz için. Çünkü bizim ülkemizde, göreneklerimizde annenin değeri zaten bilinir. Anne-baba aranır, hatta eş - dost -akrabanın bile en azından senede iki kez bayramlarda kapısı çalınır. Yani biz böyle bir millet iken, anneler gününün icadı bana dostane gelemiyor bir türlü. 

Vesselam...

Cıvıldayan Saksılar




Baharın gelişini evin içinde hissetmek adına, konserve kutularımı boyadım, peçete transfer ettim ve hemen gidip bu şirin ççiçekleri aldım. Sonuçtan memnun kaldım. Mutfağımdaki duvar rafımda duruyor, etrafa gülüyorlar.

Bu peçeteden daha önce bahsetmiştim hatırladınız mı? Yine Bim'den aldım, ve çook beğendim bu peçeteyi...

Sevgiyle...


Taze yeşillik severlere: 2012 balkon bostanları




Balkon bostanları yazılarımı hatırladınız mı? Balkonumdaki saksılarda fideleri yetiştirip, babaannemin bahçesine ektiğimiz bu fidelerle geçen sene hiç domates ve biber almadım. Bakalım bu seneki mahsul de öyle olur İnşaAllah. Fidelerin 20 gün önceki halleri bunlar, yeni paylaşabiliyorum sizinle.

Bu arada, 3 saksıda yeşil soğan var. Hasılat yüzümüzü güldürdü. Böyle giderse bir yaz yeşil soğan da almamış olacağız. Kaldı ki bunların tezeliğini dışarda bulmak mümkün olmuyor.

Toprağı değerlendirmek lazım, bereketi Allah'tan..

Afiyetle...

Keçe Kasnak Tablo - Başlık Garip Oldu Galiba :)


Sözlerime şu sıralar fotoraflarımın hakikaten - berbat - olduğunun farkında olduğumu belirterek başlamak istiyorum:) O derece acele ile çekiyorum ki çoğunu anlatamam. Hatta bir o kadar da fotoğraflamadığım dolayısıyla sizlerle paylaşamadığım şey var. Bu kasnak tabloyu bir arkadaşım için yaptım. Ona hediye etmeye gitmeden, acelece çektim fotoğrafını. Çok şükür arkadaşım hedyemi beğendi ama ben şimdi bakınca, evin üst kısmını nbiraz boş olduğunu farkettim. Oraya birşeyler yazılabilirdi sanki. Neyse, artık bir dahaki sefere :)


 Yakın arkadaşlarımın doğum günleri için bu sene kasnak tablo yapmaya karar verdim. Onlara el emeği birşeyler hazırlamak bana mutluluk veriyor. Bu tablo Nagihan için hazırlandı. Bir de Aslıhan arkadaşım ( kardeşim Aslıhan değil :) ) için hazırladığım var ama onu daha sonra paylaşacağım sizinle. Onu da fotoğraflamayı unutmuştum ki, hediye ettiğim esnada hızlıca bir foto çektik.

Tablo, Çivili kasnak üzerine keçe ile yapıldı. Yaparken çook keyif aldım, bunların devamı gelecek ki bir de bu çivili kasnakların avuç içi kadar olanlarını bulsam, mini mini hediyelerimin sayısı artacak:)

Hadi bakalım hayırlısı...

Sevgiyle...

Havuçlu Kereviz Salatası



Bloğumu takip edenler bilirler ki tariflere birebir uyamıyorum çoğu kez. Kendime göre evirip çeviriyorum tarifleri. Kendimize uygun tatlar haline getiriyorum yahut orjinal tarife benzer tatları, farklı malzemelerle deniyorum. Kereviz salatasının tarifinde de elma vardı. Bence kereviz saltası yeşil elme ile yapılmalı. Ancak o an için evde kırmızı yani tatlı elma vardı. Arkadaşlarım gelmeden, 2 minikle de şu soğukta dışarı çıkamayacağımdan elma yerine havuç koymaya karar verdim. Ha tatlı elma, ha tatlı havuç ne farkeder ki:)) Neticeden arkadaşlarım da anneleri de memnun kaldılar. Hatta "elma diye diretmeye gerek yokmuş, havuçla da çok lezzetli" dediler. 

Malzemeler:

  • 1 adet kereviz
  • 2 adet ortaboy havuç
  • Yoğurt
  • Mayonez
  • Tuz
  • Üzeri için dilerseniz ceviz
Yapılışı:

  • Yoğurt, tuz ve mayonezi karıştırın. 
  • Havuçları rendeleyip bu karışıma ekleyin.
  • Kerevizi de rendeleyip bu karışıma ekleyin.
  • Burada dikkat etmeniz gereken, kerevizleri direk yoğurdun içine rendelemeniz. Aksi takdirde kararabilir. Ben direk yoğurdun içine rendeleyip, biraz rendelediktten sonra hemen yoğurtla karıştırdım. Hiç kararma olmadı.
  • Bu arada,  dilerseniz havuç ve kerevizi az yağda soteleyebilirsiniz. Ama bence çiğ halleri çok daha güzel...

Evde Tereyağ Yapımı


Dün tatil olunca bugünü pazaartesi sandım, iyi haftalar dileyecektim :) Haftanın geri kalanını iyi geçirmemiz dileğiyle diyeyim :) Siteye gelen bir sütçümüz var. Kesinlikle çok çok memnunuz sütünden. Öyle ki 4 hafta biriktirdiğim kaymakla ( 20 kilo süt ) yaklaşık 1 kilo tereyağı elde ettim desem abartı olmaz. Kutu sütlere yani uzun ömürlü ( UHT ) sütlere hiç güvenim kalmadı uzun zamandır açık süt alıyorum. Hem tadı süte benziyor, hem kaymağından faydalanabiliyoruz, hem de yoğurdumu kendim yapıyorum bu sayede.Neyse, lafı fazla uzatmadan tereyağını nasıl yaptığımı anlatayım:


Öncelikle sütü pişirdikten sonra kaymağını almadan 1 gece beklettim buzdolabında. Böylece kaymak kalın bir tabaka halini alıyor. Ertesi gün bir saklama kabına sütünü iyice süzdürdüğüm kaymağı aldım, buzluğa koydum. Bu şekilde 4 hafta boyunca kaymağı biriktirdim. Sonrasında bir tahta kaşık yardımıyla kaymağı karıştırdım. Önce suyunu salıyor, bu suyu döktüm. Bu sudan peynir altı suyu gibi birşeyler yapılabilir mi emin olaadım bilenler varsa paylaşırsa sevinirim. Karıştırma ilerledikçe tereyağı halini almaya başladı zaten. Sonrasında üzerine de çörekotu serptim. İşlem tamam :)

Afiyet olsun...