31 senelik babaannem ama hala kapalı
kutu sanki. Mübarek her gün yeni bir deyim, her gün yen bir atasözü..
Ben bile şaşırıyorum. Ya bu sözleri kendisi söyleyiveriyor – ki öyleyse
bravo demek az kalır – ya da eskiler çok çok özlü söz konuşurlarmış ki
babaannemin aklında da onlar kalmış ve yeri zamanı gelince gün yüzüne
çıkarıveriyor sandığından..
Geçenlerde bana gelen bir
arkadaşım, xxl bir anne, 2 çocuğunu salıverdi ortalığa benimle sohbete
başladı. Bu sırada çocuklar mutfak oda demeden dere tepe düz gittiler..
Ee çocuk bunlar elbette yapacaklar , yaramazlık da hakları.. Hele de
anneleri hiç seslenmiyorsa.. Annelik bu kadar xl olmayı götürür mü dedim
içimden kendi kendime. Yani gittiğin yerde salmak, arkasını aramamak,
ev sahibini nasıl bir sıkıntıya soktuğunu anlayamamak… Nasıl bir şeydir?
Çocuk bu, bırakırsan şekerliği alır eline yalar, hazırladığın pasta
tabaklarına elini atıp rastgele birinden bir parça koparır atar ağzına..
Sen misafir çocuğu diye bir şey diyemezsin ama için içini de yer.. xl
annenin devreye girmesini beklersin, anne oralı olmazsa artık bu durumda
kendi çözümünü üretme yoluna gidersin. Kendince anlatırsın çocuğa da
çocuk ya anlar ya anlamaz.. Ya pasta tabakları elinde koştururken aklın
mutfakta kalacaktır, ya da içerde hangi dolabına el atılmış
düşüncesindesindir:)
Günün sonunda ne mi olur peki?
Sohbet edilmiş, gülünmüş eğlenilmiştir. Her şey güzeldir ama yerli
yerinde değildir. Ama bir şey vardır ki yerindedir, zamanındadır, tam
isabettir, harikadır.. Ne midir o? Elbette babaanne sözü.. Kitap gibidir
babaanne, söyledi mi isabet ettirir lafı varacağı menzile..”Et topağı
olanın, ip yumağı olmaz”… Ee büyükler doğru demiş ama, yeni neslin pek
haberi yok gibi :)Zira o ip yumağından bir türlü vazgeçemeyenler de
oluyor işte hayatta:)
Selametle..
hilalcim yazıyı okudum en sinir olduğum şeylerden biridir annelerin rahatlığı .babaannen çok hoş demiş valla ellerinden öptüğümü ilet .
YanıtlaSilsevgiler aeo