Lezzetix & Pratix


Merhabalar;


Çiğ köfte delisi olan ben, geçenlerde markette gezerken Lezzetix & Pratix in çiğ köftesini almaya karar verdim ve hemen aynı gün denedim :) doğrusu pratik bir şekilde hemen oldu. Ancak tadı nasıldı derseniz ... Fena değildi...Bana biraz yavan geldi ama sonra düşündüm bu kadar kısa sürede yine de iyi bir lezzet olduğuna karar verdim. sonra içine tavada yağda yumurta piirip ekledim. Yalancı çiğ köfteye koyulur bilirsiniz. Aynen onun gibi. deneyin derim ben, ama yoğurmaktan yorulmuyorsanız elbetteki el yapımı olanın yerini hiçbir şey tutamaz.

Ton Balıklı Makarna




Makarna ile balık nasıl olur diye düşünmeyin. İnanın muhteşem oluyor. Ton balığı zaten kendi başına muhteşem bir lezzet. makarna ile birleşince de ortaya muhteşem lezzetler çıkıyor.


Malzemeler:


yarım paket makarna
3 adet közlenmiş kırmızı biber
4 adet közlenmiş yeşil biber
1 kutu konserve ton balığı

Makarnayı pişirikten sonra biberleri de erişte şeklinde kesip tüm malzeme ile birlikte karıştırın.Afiyet olsun...

Bisküvili Tavuk Göğsü


Merhaba Arkadaşlar;
Sizlerle daha önce tavuk göğsü tarifimi paylaşmıştım. Bu tarifim ise biraz daha değişik. Tavuk göğsünü pişirdikten sonra borcama yarısını dökün. arasına kakaolu petit beurre bisküviyi 1 sıra halinde koyun. Kalan tavuk göğsünü de bizküvilerin üzerine dökün. en üst katmana da kakaolu krem şanti sürün. Dolapta biraz dinlendirin ve servis yapın. Yaz günleri ve özellikle Ramazan geceleri için muhteşem bir tatlı.
Tavuk göğsü tarifi için tıklayınız:

Pratik Yaşpasta






En kolay yaşpasta yapımı işte bu :)

Aslında bisküvili olan çok çok daha kolay ama buna da 2. derecede kolay diyeyim.

Kekin tarifini , zebra kek olarak size sunduğum tariften yapabilirsiniz. keki enine 2 veya 3 parçaya ayırıp aralarına puding pişirip sıcak sıcak döktüm. üzerine de krem şanti sürdüm. Kalan krem şantiye kakao atıp karıştırdım ve pasta sıkacağından üzerine süslemeler yaptım.

Afiyet olsun :)

Yufka ( ŞEBİT ) Böreği



Merhabalar;

Çok çok pratik ve bir o kadar da lezzetli bir tat paylaşacağım sizlerle bugün. Evlerde özellikle Ramazan Ayı'nda sahurda yemek üzere yapılan yufkalarla yapılan bir börek.

Konya'da yufka yerine şebit de diyoruz biz. yemeğe geleden 10 dk önce su ile ıslatılır ve sofrada içine özellikle yumurta ve yeşillikler rsarılarak afiyetle yenir.

İşte bu böreği de o yufkaları ıslatarak yaptım. İçinde patates ve peynirli iç var. Kıymalı börek sevmediğimden sürekli patates ve peynir tercih ederim ben:)

Fotoğraftaki böreği fırında pişirdim. Ancak aynı böreği teflon tavada ocakta da pişirerek yapıyorum muhteşem oluyor...




Kavanozlarınızı Değerlendirin











Elimde çok sayıda büyüklü küçüklü kavanoz vardı ve uzun süredir onları bir şekilde değerlendirmeyi düşünüyordum. Dün birkaç deneme yaptım. Henüz tamamını bitirmedim aklımda birkaç farklı fikir daha var.

İlk olarak lame kumaşı alıp uygun boyutta kestim. Tamamının el emeği olmasını istediğimden elde kenarlarını bastırdım. Kavanozun gövdesine bu kumaşı yerleştirdim. Ardından da nişanımdan kalan süsler ile süsledim. Herşeyin bir zamanı geliyor, değerlendirmek atmamak lazım.








Yeniden Merhaba...


Merhaba arkadaşlar;


Uzun zaman http://hilaltimur.blogcu.com/ adresinden birlikte olduk. Ancak blogcudaki teknik yetersizlikler nedeniyle blogspota geçmek durumunda kaldım. Bundan böyle buradan devam edeceğiz. Birkaç gündür tüm yazılarımı blogspota taşıma işiyle uğraştım. Blogcuya özel yazılarım haricinde tüm yazılarımı taşıdım yeni adresime. Bundan böyle yeni yazılarım, yeni paylaşımlarımla sizlerle bu adreste buluşacağım.


Yorumlarınız ve önerileriniz benim için önemli unutmayın...

Bir Çerkes Yemeği - PSHALİVE (HALUJ)




Merhabalar;




Muhteşem bir çerkes yemeği - PSHALİVE...Aslında Abhaz yemeği olarak da geçiyor ama kısacası çerkes yemeği demek daha doğru gibi.Çerkeslerin vazgeçilmezi olan patatese yapılıyor bu yemek. Bu fotoğraftaki Pshaliveyi kayınvalidem yaptı. Ellerine sağlık muhteşem olmuş. Diyet bir tarafa girdim çıktım sabah akşam yedim.. Muhteşemdi




Yapılışı:




Hamuru için:


750 gr Un


1,5 tatlı kaşığı tuz


Ilık Su




İç Malzemeleri:




1 adet soğan


yarım çay bardağı zeytinyağı


1 yemek kaşığı pulbiber


1,5 kilo haşlanmış ve püre haline getirilmiş patates




Sosu İçin:




3 yemek kaşığı tereyağ


3 tatlı kaşığı pılbiber


Bolca sarımsak


İstenirse yoğurt




Hamuru hazırlayın. 3 bezeye ayırıp üzerlerine nemli bez örtün. Dinlenmeye bırakın.İç malzemesi için soğanı yağda yumuşayıncaya kadar çevirin. ardından pul biberi ve püre halindeki patatesi ekleyip birkaç kez çevirin.Dinlenen hamurları mantı hamurundan biraz daha kalın olacak şekilde açın. Bir çay bardağı yardımıyla yuvarlak kesin. Yuvarlakların içine iç malzemeden koyun kenarlarını sıkı sıkı bastırın. Hamurları saç örgüsü şeklinde de kapatabilirsiniz.Bir tencereye 2,5-3 lt su koyun. kaynayınca içine biraz tuz atın ve hamurları haşlayın.Haşlama sırasında kapak örtmeyin.Pişen Pshaliveleri kevgir yardımıyla alın.İçine sos malzemesini de karıştırın ve afiyetle yeyin.

MTORİ - Bir Tanzanya Klasiği


Bugün sizlerle en son denemem olan MTORİ'yi paylaşacağım. Tanzanya'lı arkadaşımız OMARİ'nin çok çok sevdiği bir yemekmiş bu. Malum 10 yıldır burada. Hem o tadı özlemiştir diye, hem de biz de merak ettiğimiz için bu yemeği yapmaya karar verdik. İlk lazım olan yeşil muz idi. Onu da geçen hafta Antalya'ya giden kardeşim ( http://urfa63tutkunu.blogcu.com/ ) getirdi. Böylece hiçbir eksiğimiz kalmadan hemen denemeye başladık.NOT: Aceleyle çekilen bir fotoğraf. O nedenle lütfen kusura bakmayın. OMARİ'ye tattırmak için MTORİ'yi aldık hemen çıktık evden. Çıkarken de aceleyle böyle olduğu gibi çektim fotoğrafı.

Malzemeler:
1 kilo et
2 tatlı kaşığı tuz
10 adet doğranmış yeşil muz
4 orta boy patates - doğranmış
2 orta boy soğan - doğranmış
1 yemek kaşığı tereyağ

Ete soğuk su ekleyip pişirmeye başlayın. köpüklendikçe suyun yüzeyindeki köpüğü alıp atın. et iyice pişince diğer malzemeleri de ekleyip pişirmeye devam edin. piştikten sonra eti ayırp diğer malzemeleri iyice ezin - püre gibi. ardından eti de kuşbaşı olacak şekilde kesin ve ymeğin içine atın. Dilerseniz hindistan cevizi sütü de ekleyebilirsiniz piştikten sonra.Afiyet olsun

Patatesli Yumurta


Merhaba arkadaşlar;



Bugün sizinle yine çok çok pratik bir lezzet paylaşacağım. Aniden gelen misafirinize bile çok çok pratik ve hızlı bir şekilde bunu hazırlayabilirsiniz. hazırlama süresi 20 dkyı geçmiyor. Kahvaltıların muhteşem lezzeti patates ve yumurtanın bir araya geldiği muhteşem bir tat bu...

Yapılışı:

4 adet orta boy patates
1 ortaboy soğan
4 adet yumurta
sıvıyağ
baharat

patatesleri soyun yıkayın ve rendeleyin. soğanı da aynı şekidle rendeleyin. biraz sıvıyağ içinde her ikisini birlikte kavurun.patatesler yumuşayınca içine tuz ve istediğiniz baharatlardan ekleyin.ben iri kekik de koydum çok hoş oldu.ardındfan iyice çırptığınız yumurtaları patatesin üzerine dökün.tavanın kapağını kapatın ve kısık ateşte iyice pişmesini bekleyin.Afiyet olsun

4-6 Aylık Bebeklerde Beyin Geliştirici Aktiviteler


Bebeğinizi kucaklayın ve sevgi dolu sözler söyleyin.* Bebeğinizle sık sık konuşun. Konuşurken gözlerine bakın.* Bebeğinizi ismi ile çağırın.* Bebeğinize obje resimleri gösterin, bu yaşlarda bebekler dünyayı keşfederken daha çok görme duyusunu kullanır.* Bebeğinizin görüş alanı içinde ilginç obje veya oyuncakları hareket ettirin. Hareket onun ilgisini çekecektir.* El ve ayak parmakları ile oynayın, özelllikle sayı sayarken.* Onun yüzünüzü elleri ile araştırmasına izin verin.* Tekerleme ve ninniler söyleyin. Bebekler tekrardan hoşlanırlar.* Farklı şeyler görebilmesi için bebeğinizi yürüyüşe çıkarın ve gördüğünüz şeyleri ona anlatın.* Bebeğinizi aynanın önüne götürüp yüzünde değişik bölgeleri gösterin.* Abartılı mimikler yapın, eğlenceli sesler çıkarın.* Bebeğinizin oyuncakları ve diğer objeleri eline almasına ve yere atmasına izin verin. Bu, onun farklı sesleri, düşme kavramını ve ellerini kontrol etmesini öğrenmesini sağlar. * Tahta kaşıklar veya başka basit aletlerle ritmik sesler çıkarın. Bebeğinizi de yapması için cesaretlendirin.* Bir kutunun içine sallayınca ses çıkaracak malzemeler koyun. Bunların içinde ne olduğunu sorun ve objenin adını söylerken bebeğinizin dokunmasına izin verin. netten alıntıdır

Şehitlerin Efendisi .... Hazreti HAMZA...


Hz. Peygamber'in amcası, Şehidlerin efendisi.
Künyesi; Ebn Ya'la veya Ebû Ammâre; Lakabı; Esedullah (Allah'ın Aslanı)dır. Babası Abdulmuttalib, annesi Hâle'dir.
Hz. Hamza, Peygamberimizin amcalarının en küçüğüdür. Doğumdan bir kaç gün sonra, Peygamberimizi emziren Ebû Lebeb'in câriyesi Süveybe daha önceleri Hz. Hamza'yı da emzirmiş olduğundan, Hamza Peygamberimizin süt kardeşi idi.
Hz. Hamza, orta boylu, güçlü kuvvetli, heybetli, onurlu bir sahabîdir. Hz. Hamza (r.a) iyi bir avcı, keskin nişancı, Kureyş'in en şereflilerindendir. Mazlumlara yardım etmeyi seven cesur bir savaşçıydı. Av dönüşü evine gitmeden Ka'be'yi tavaf edecek kadar kutsal kabul ettiği değerlere saygılı, karşılaştığı şahıslara selâm verip sohbet etmesini seven mürüvvetli bir insandı. Onun gençlik dönemine ait bilgilerimiz yok denecek kadar azdır (İbnu'l-Esîr, İsdit'l-Gâbe, II, 52).
Peygamberimiz yakınlarına İslâm'ı tebliğ etmiş olmasına rağmen, Hz. Hamza henüz müslüman olmamıştı. Ebû Cehil'in Peygamberimize yaptığı bir hakaret sonucunda müslüman olmuştur. Peygamberimiz bir gün Safâ tepesinde iken Ebû Cehil ve arkadaşları onun yanına gelirler. Ebû Cehil Peygamberimize hakaret eder. Abdullah b. Cüdâ'nın câriyesi bu olayı seyredin av dönüşü Kabe'ye uğramayı âdet edinen Hz. Hamza'ya anlatır. Hz. Hamza, eve gitmeden Ebû Cehil'in yanına uğrayarak elindeki yayı Ebû Cehil'in kafasına çalar, başını yaralar ve hakaret eder. Bir gün sonra da Allah Rasûlünün yanına giderek (Bi'set'ten iki yol sonra) müslüman olur.
Hz. Hamza'nın müslüman olması Peygamberimizi çok sevindirmiştir. Onun İslâm'a girmesiyle müslümanlar güçlendi. Müşrikler rahatsız oldular.
Mekke müşrikleri, hicretten sonra da rahat durmadılar. Peygamberimizin ve müslümanların Medine'den çıkarılması için Abdullah b. Übeyy, Hazreç ve Evs kabilesi müşrikleriyle ilişki kurdular. Müslümanların hac yollarını da kapadılar.
Müşriklerin gözlerini korkutmak, Şam ticaret yollarını keserek onları sıkıntıya düşürmek gerekiyordu. Peygamberimiz bu amaçla Hz. Hamza'yı Sifu'l-Bahr'a gönderdi. Otuz kişilik bir kuvvetle Hz. Hamza belirtilen yere vardı. Müşriklerin kervam Sifu'l-Bahra gelmişti. Kervanda Ebû Cehil de bulunuyordu. Üçyüz kişilik bir kuvvetleri vardı.
Hz. Hamza, müşriklerle çarpışmak istiyordu. Yanında bulunan müslümanlar da aynı duyguyu yaşıyorlardı.
Henüz müşrik olan Mecdi b. Amr b. Cühenî bu iki grubun arasına girdi. Hem müslümanlarla hem de müşriklerle görüştü. Sonunda iki tarafı çarpışmaktan vazgeçirdi.
Bundan Sonra Hz. Hamza'yı Bedir savaşında görüyoruz. Bedir savaşında Utbe, Vefid, Şeybe meydana çıktılar. Çarpışmak için er dilediler. Hz. Hamza, Şeybe ile çarpıştı. Bir hamlede Şeybe'yi öldürdü. Daha sonra Utbe'yi ve Tuayma b. Adiyy'i öldürdü.
Hz. Hamza, Bedir savaşında kahramanca savaştı. Allah ve Rasûlünün hoşnutluğunu kazandı.
Bedir savaşında Hz. Hamza (r.a)'nın etkinliği ileri boyutlara ulaştı ve müşriklere karşı amansız bir savaş verdi. Hârisû't-Temîmî, HzHamza'nın Bedir'deki durumunu anlatan bir rivayetinde şöyle diyor: "Hamza b. Apdülmuttalib(r.a)'in, Bedir savaşında üzerinde, deve kuşu olan kim" diye sordu. "Hamza b. Abdulmuttalib" diye cevap verildi. O müşrik: "Ne yaptıysa O bize yaptı" diye mırıldandı" (M. Yusuf Kandehlevi, Hadislerle müslümanlık, ll, 553).
Hz. Hamza, Bedir Savaşını mütekaib Kaynukoğulları gazvesine katıldı.
Peygamber Medine'ye geldiğinde Yahudilerle anlaşma yapmıştı. Yahudiler, Bedir savaşını müslümanların kazanmasını hazmedemediler.
"Siz savaşın ne demek olduğunu bilmeyen adamlarla çarpıştınız" dediler. Savaş için fırsat kollamaya başladılar.
Kaynuka gazvesi'nin genel sebebi bir kadına karşı yapılan terbiyesizliktir. Kadıncağız bazı eşyalarını Kaynuka pazarında sattıktan sonra bir kuyumcuya giriyor. Kuyumcu yahudi kadının eteğinin alt kısmını üst kısmına bir dikenle iğneliyor. Kadıncağız ayağa kalktığında üzeri açılıyor. Utanıyor, sıkılıyor, feryat ediyor, çevresinden yardım istiyor. Kadının yardımına koşan müslümanlar Yahudiyi öldürüyor. Yahudiler de müslümanın başına üşüşüyorlar ve onu şehid ediyorlar.
Öldürülen müslümanın akrabaları Peygamberimizden yardım istiyorlar. Bunun üzerine-Peygamberimiz Yahudilerden antlaşmanın yenilenmesini istedi. Yahudiler Peygamberimizin bu isteğini reddettiler.
Bu olay üzerine Peygamberimiz beyaz sancağım Hz. Hamza'nın eline verip Kaynukaoğullarının üzerine gönderdi. Kaynukaoğulları Yahudileri bekledikleri yardıma kavuşamayınca teslim olmak zorunda kaldılar.
Bedir savaşı'nın acısını unutmayan Kureyşliler yeniden savaş için hazırlığa başladılar. Bir yıl önceki kervanın gelirini savaş için harcamaya karar verdiler. Savaş için değişik müşrik kabilelerden yardım isteyerek büyük bir kuvvet oluşturdular.
Bu kez de Kureyş'in kadınları da katılacaktı. Bedir Savaşı'nın bozgunla bitmesi sebebiyle müşrik kadınlar erkeklerini suçluyorlardı. Bedir'in matemini tutarak erkekleri savaşa teşvik ediyorlardı.
Cübeyr b. Mut'i'nin Vahşi adında Habeşli bir kölesi vardı. Bu köle harbe (Habeşlilere özgü bir mızrak) atmakta oldukça maharetli idi. Hz. Hamza, Cübeyr b. Mut'im'in amcası Tuayma b. Adiyy'i Bedir savaşında öldürmüştü. Cübeyr, amcasının acısını unutmamıştı. Kölesi Vahşi ile konuştu. Hz. Hamza'yı öldürmesi şartıyla kendisini serbest bırakacağını bildirdi.
Peygamberimiz, Medine'nin içinde kalmayı, savunma savaşı yapmayı düşünüyordu. Bedir Savaşı'na katılmayanlar düşmanla yüz yüze gelmek, Medine dışında savaşmak istiyorlardı. Peygamberimiz Ashabın bu tavrı karşısında Medine dışında savaşılmasına karar verdi.
Hz. Hamza'da Medine dışında savaşılmasına taraftardı. Hattâ Peygamberimize "sana, kitabı indirmiş olan Allah'a yemine eder, and içerim ki, bu kılıcıma Medine dışında Kureyş müşrikleriyle çarpışmadıkça yemek yemeyeceğim" demişti.
Hz. Hamza Cuma günü oruçlu idi. Cumartesi müşriklerle karşılaştığı zaman da oruçlu bulunuyordu.
Peygamberimiz, sabahleyin "Rüyada, meleklerin, Hamza'yı yıkadıklarını gördüm" diye buyurdu. Uhut bölgesine varıldı, orduya savaş düzeni verildi. Kureyş'in birinci bayraktarı Talha b. Ebî Talha, Hz. Ali tarafından, ikinci bayraktarı Osman b: Ebî Talha da Hz. Hamza tarafından öldürüldü. Sancaktarların ölmesi Kureyş'i şaşkına çevirdi. Sarsıldılar, sendelediler. Halid b. Velid'in saldırıları da sonuç vermedi: Müşrikler, kaçışmaya başladılar. Hz. Hamza Uhud günü "ben Allah'ın Arslanıyım" diyerek kıhç salladı. Sâfvân, Hz. Hamza'yı savaşırken görüyor, "Ben, bugüne kadar kavmini öldürmeye onun kadar hırslı bir kimse daha görmedim" buyuruyor. Uhud savaşında müşriklerin çoğunu Hz. Hamza öldürmüştür.
Kureyşliler bozguna uğrayıp kaçmaya başlayınca Peygamberimiz tarafından görevlendirilen okçular yerlerini bırakmaya başladılar. Birbirlerine "ne duruyorsunuz? Allah, düşmanı bozguna uğrattı. Siz de, müşriklerin ordugahına giriniz. Kardeşlerinizle birlikte ganimet toplayınız" dediler. Diğer bir kısmı bu teklife itiraz ettiler. "Siz Rasûlullah'ın: Bizi arkamızdan koruyunuz! Sakın yerinizden ayrılmayınız! Bizim öldürüldüğümüzü görürseniz de yardımımıza koşmayınız! Ganimet topladığımızı görürseniz de, bize katılmayınız! Bizi arkamızdan koruyunuz" buyurduğunu bilmiyor musunuz?" dediler.
Okçular, komutanları Abdullah b. Cübeyr'i dinlemediler; "ganimetten nasibimizi alacağız" diyerek yerlerini terkettiler. Abdullah b. Cübeyr'in yanında çok az bir kuvvetin kaldığını gören Halid b. Velid bu fırsatı değerlendirmek istedi. Kuvvetlerini bir araya topladı, okçuların üzerine yürüdü. Abdullah b. Cübeyr, kendilerine doğru bir kuvvetin geldiğini görünce arkadaşlarına dağılmamalarını söyledi. Müslüman okçular, üzerlerine gelen Kureyş müşriklerini ok yağmuruna tuttular. Okları bitinceye kadar kahramanca savaştılar. Abdullah b. Cübeyr, okları bitince mızrağı ile savaştı. daha sonra kılıcını kınından sıyırdı. Şehid düşünceye kadar çarpıştı. Diğerleri de aynı şekilde savaştılar. Kureyş'in süvarileri insanlığa yakışmayan bir davranışla Abdullah b. Cübeyr'in karnını deştiler, barsaklarını döktüler.
Okçuların yerlerini bırakması, kalan kısmının şehid edilmesiyle müslümanlar gâfil avlandılar. Hem arkadan, hem önden kuşatıldılar. Müslümanlar şaşkınlıkla birbirlerine kılıç sallamaya başladılar.
Hâris b. Amr kızı ile Utbe'nin kızı Hind de Hz. Hamza'yı öldürmesi için Vahşi'yi. teşvik ediyorlardı. Vahşi, açık dövüşmekten korkuyor, gizli dövüşmeyi tercih ediyordu.
Vahşi, Uhud Savaşındaki durumu şöyle açıklıyor: "Halk arasında Ali'yi aradım. Çok uyanık, girişken, çevik, çekingen ve etrafına çok bakınan bir adamdı. Kendi kendime:"benim aradığım adam bu değildir" dedim. O sırada Hamza'yı gördüm. Halkı kasıp kavuruyor, kesip biçiyordu. Fırsat kollamak için kayanın arkasına gizlendim. Bir ara Şiba'b. Ümmü Emmâr "var mı benle çarpışacak bir yiğit' diyerek meydan okuyordu. Hamza ona: "Allah ve Rasûlüne sen misin meydan okuyan' dedi. Göz açtırmadan, bacaklarından vurdu yere serdi. Sel suları arkalarına eriştiği sırada ayağı kayıp düşünce mızrağımı fırlatıp attım; böğründen vurdum."
Hz. Hamza'yı Şehid eden Vahşi daha sonra bir kenara çekilir. Hind üzerindeki takılarını çıkarır Vahşi'ye verir. Hz. Hamza'nın yanına gelen Hind, onun burnunu, kulaklarını keser, cesedine işkence yapar, hatta ciğerini bile çiğneyerek parçalar.
Vahşi müslüman oluşunu anlatırken: "Mekke'nin fethinden sonra Mekke'ye gelerek Rasûl-i Ekremi gördüm. Bana dedi ki: "Sen Vahşi misin?" Ben cevap verdim: "Evet" Hamza'yı sen mi öldürdün? buyurdular. "Öyle oldu" dedim. Bunun üzerine Allah Rasûlü buyururdular ki: "bana yüzünü göstermemen mümkün mü? Ben de çıkıp gittim. Rasûlullah'ın vefatından sonra yalancı peygamber Müseyleme ortaya çıktı. Belki bu herifi öldürürüm de günahımı öderim, diye düşündüm. Müslûmanlarla birlikte Yemâme'ye gittim ve bildiğiniz gibi Mûseyleme'yi öldürdüm (Sahihi Buharî, V, 36, 37).
Allah Rasûlünün Hz. Hamza'ya derin bir sevgisi vardı. Bu sevgiden dolayı elinde olmayarak "Vahşi"ye karşı olumsuz bir tutum içinde olmaktan da çekiniyordu. Bu sebeple de Vahşi'yi görmek istememişti.
Peygamberimiz, Hz. Hamza'nın şehit olduğunu öğrenince onun başı ucuna gelir ve dua eder. Hz. Hamza, kız kardeşi Safiyye'nin getirdiği bir hırka ile kefenlendi. Peygamberimiz, amcası Hamzâ'nın cenaze namazını kıldırdı. Hz. Hamza, Uhud'a defnedildi.
Hz. Peygamber'den iki veya dört yaş büyük olan Hamza, öldürüldüğünde elli yedi yaşında idi. Hz. Peygamber (s.a.s) öldürülen her şehid ile beraber Hamza'nın namazını tekrarlamış; o gün yetmiş iki defa onun cenaze namazını kıldırmıştır. Hz. Peygamber (s.a.s)'in ilk cenaze namazı kıldığı şehidin de Hz. Hamza olduğu söylenmiştir. Hz. Hamza'nın eşi, çocukları Medine'de olmadığı için şehâdetine ağlanmamış bunu gören Hz. Peygamber "Hamza'nın niye ağlayanları yok" buyurmuştur. Bunu duyan Ensâr önce Hamza için sonra kendi şehidleri için ağlamaya başlıyorlar. Tarihçi Vâkıdî (V. 207/223) benim zamanıma kadar bu adet devam etmekteydi diye naklediyor (İbnü'l-Esir, Usdü'l-Gâbe, II, 51, 55).
Hz. Hamza, bir gün Peygamber Efendimize gelerek Cebraîl (a.s)'ı asli yapısıyla görmek istediğini bildirdi. Peygamberimiz, Hz. Hamza'ya "O'nu görmeye dayanabilir misin?" diye sordu. Hz. Hamza, "Evet, dayanabilirim" diye cevap verdi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz "otur, öyleyse" buyurdular. Cebrail (a.s.) müşriklerin Kâbe'yi tavaf edecekleri zaman elbiselerini üzerine koymakta oldukları kütüğe indi. Peygamberimiz Hz. Hamza'ya "Kaldır gözünü, bak" dedi. Hz. Hamza'ya bakıp, Cebrail'in zebercede yeşil cevhere benzeyen ayaklarını görünce bayıldı. Arkasının üzerine düştü. Bu olayı İbn Sa'd Tabakat'ında anlatmaktadır.
Hz. Hamza Peygamber (s.a.s)'den şu hadisi rivâyet etmiştir: "Şu duayı hiç bırakmayın; "Allahümme inni es'eluke bismike'l-a'zam ve rıdvânıke'lekber" (İbn Esîr, Usdü'l-Gâbe, II, 55).

0-6 Ay Bebek Beslenmesi




Doğal olmayan beslenme: İlk altı ayda anne sütü alamayan bebeklerin beslenmesinde ilk seçenek inek sütünden yapılmış çocuk maması olarak bilinen endüstriyel besinlerle olmaktadır. Mama ile beslenme en az altı ay mümkünse bir yıl kadar sürdürülmelidir.
4-6 ay arası:
Eğer anne sütü yeterli değilse dördüncü aydan sonra ek besin başlanır.Bazı bebekler 3 aylıkken bile katı gıda alabilirler.Ancak her bebekte dille itma refleksi vardır. Katı gıdaları ilk 4 ayda dilleriyle iterler.Dille itme refleksi genellikle 4.-7. ayda kaybolur.Bu refleksin çok önemli bir görevi vardır, bebeği anne sütü almaya teşvik eder.
Katı gıdaları vermeye başlarken kendinize uygun olan saati tercih ediniz. Katı gıdalar günün herhangi bir saatinde verilebilir. Katı besinlere başladığınızda bebeğiniz istemezse zorlamayın. Emzirmeye devam edin. Bir hafta sonra tekrar deneyin.

Verdiğiniz katı besinlerin, bebeğin soluk borusuna kaçmaması için bebeğinizi oturur pozisyonda tutunuz.
Katı gıdaları,mamaları çay kaşığıyla veriniz. Büyük kaşıklar bebeklere uygun değildir.
Katı besinleri bebeğiniz yutmayı becerene kadar sadece 1-2 çay kaşığı veriniz. Ve ek besinleri çok yavaş artırınız.

Katı gıdalara geçerken önce bebeğinizi biraz emziriniz sonra az miktarda katı gıdayı yarım çay kaşığı kadar veriniz ve arkasından tekrar emziriniz.
Başlangıçta bebekler katı yiyeceklerin çoğunu kusarlar.
4-6. aylarda bebekler ek besinlere alıştırılabilir. Dördüncü aydan sonra sırasıyla yoğurt, meyve püresi, sebze püresi azar azar başlanılarak verilir.
Nasıl vermelisiniz?
Yoğurt: Tatlı yoğurt olmalıdır. Günlük taze yoğurt veriniz. Bir tatlı kaşığından başlayınız. 7-10 gün sürede bir su bardağına kadar çıkınız. Böylece öğünün birini yoğurt öğünü yapmış olursunuz.
Meyve püresi: Öncelikle elma, muz ve şeftali başlanır. Başlangıçta bir tatlı kaşığı meyve püresi olarak verin. Mikser yerine cam rende kullanınız. Böylece vitaminleri kaybolmaz. Portakal, mandalina, limon gibi meyveler çocuklarda başlangıçta karın ağrısı yapabilir. Bunun için bu ve diğer meyveleri altı aydan sonra vermek daha uygun olur.
Meyvelerin Hazırlanması:
Elma: Elma yıkanır, soyulur, cam rendede ve ya makinede püre haline getirilir. Çift kat tülbentten geçirilir. Su veya püre olarak bebeğe verilir.
Şeftali: Yıkanır, kabuğu soyulur, çatalla püre haline getirilir. Tülbentle suyu sıkılır. Su veya püre olarak verilir.
Muz: Çatalla püre haline getirilir. Elma suyu ile biraz sulandırılabilir.
Sebze püresi: Sebzeler taze ve olgun olmalı. Sırası ile patates, havuç ve pirinç ile başlanır.
Birinci gün; patates püresi ile başlamak pratiktir. Orta boy bir patates iyice yıkanır. Kabuğu soyulur. Az miktarda (iki fincan)su ile haşlanır. Suyu süzülür. Bu suya bir çay kaşığı irmik ilave edilerek irmikler pişene kadar kaynatılır. Bebeğe 1 tatlı kaşığı verilir.
İkinci gün; patates ile birlikte havuç da kaynatılır. Suyu süzülür. Bu suyun içine iki çay kaşığı irmik ilave edilir . İrmikler pişene kadar kaynatılır. Bebeğe verilir( Bir çorba kaşığı kadar ).
Üçüncü gün; kabak, bezelye eklenir. Suyu süzülür. İki çay kaşığı irmik ilave edilir. İrmikler pişene kadar kaynatılır. Bir çorba kaşığı kadar verilir.
Dördüncü gün; irmiğe pirinç veya şehriye eklenir. Bu şekilde bebeğe yedirilir. Üç hafta sonra sebzelerin hem irmikle pişirdiğiniz suyunu, hem de pişirdiğiniz sebzeleri süzgeçten geçirerek püre halinde verebilirsiniz.
Patlıcan, pırasa, karnıbahar, domates ve ıspanak 4-6 ay arasında verilmemelidir.
netten alıntıdır

Hz. Mevlana'nın Konyaya Teşrifleri - 781. Yıl











Yüce Pir!

İyi ki Konyamız'ı tercih etmişsin.

Seninle komşu olmak çok güzel ...


Hz Mevlana'nın konyaya teşriflerinin 781. yılı geçtiğimiz hafta coçkula kutlandı. Kutlama MEvlana Türbesi'ndeki Gül Bahçesinde yapıldı. Çok sayıda davetli ve Devlet eşrafı da hazır bulundu. Her ne kadar biraz geç de kalsak, törenin sonlarına yetiştik. Tarihi olayın canlandırması bitmiş ve Türbeye dua için geçiliyordu gittiğimizde. İlk karşılaştığımız görüntü oraya gider gitmez Tarık doktor'un - Tek Türkiye - yanımızdan geçmesi oldu...Temsili karşılama töreninde, dönemin Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad'ı Ozan Çobanoğlu ( Tarık doktor ), eşi Gazi Hatun'u Ezgi Sertel ( Öğretmen Zeynep ), Mevlana'yı Fatih Yurdakul ( Berfin'in kocası Yılmaz ), Mevlana'nın babası Bahaeddin Veled'i Cem Kurtoğlu ( yağmurdan sonra dizisi ), Vezir Celaleddin Karatay'ı ise Kadim Yaşar ( Botan Komutan ) canlandırdı.bir anda yanımızdan geçen sanatçıları fotoğraflama imkanını bile bulamadık diyebilirim. Gül bahçesine bu yıl laleler de damgasını vurmuş. Rengarenk yüzlerce lale Konyalıları - hepimizi büyüledi.

Hadim - Yerköprü Şelalesi











Geçtiğimiz haftasonu Hadim'e gittik. yıllardır Konya'dayım ama burası bir türlü nasip olmamıştı. görünce çook şey kaçırdığımı anladım ve ilimizde böyle muhteşem biryerin lduğunu gördüğümden şaşırdım ve sevindim.Muhteşem biryer... heryer tıka basa insan dolu... Harika ötesi bir havası var... Öncelikle Hadim-i Hazretlerini ziyaret ettik. Mübareğin havası tevessül etmiş Hadim'e...Yolu düşenler mutlaka gelsin uğrasınlar...

Pratik Atıştırmalık


bayatlayan ekmeklerinizi küp şeklinde kesin. üzerine acı sos sürün.1 minik kaşarı üzerine koyun ve kürdanla tüm bunları birleştirin.afiyet olsun:)

Pratik Yaş Pasta


acil misafiriniz mi geldi...panik olmayın..hemen petit beurre bisküvilerinizi çıkarın. bir kapta da hazır pudinginizi yapın.tepsiye 1 sıra bisküvi, bir sıra puding olacak şekilde pastayı oluşturun.yemek için de soğumasını bekleyin

Mantar Sote


Çook beğenerek yediğimiz muhteşem bir yemek mantar sote. Özellikle acılı olursa insan parmaklarını bile yer :)


Malzemeler:

1 kilo kültür mantarı

1 bütük soğan

3 sivri biber

2 orta boy domates

pulbiber

tuz

1 yemek kaşığı salça


soğanları ince ince doğrayın ve pembeleşinceye kadar kavurun. ardından bibierleri de içine atın ve az birşey birlikte kavurun. salçayı da koyun ve hemen ardından minik minik doğranmış mantarları da ekleyin ve en son tuz biber ve yarım çay bardağı su. hepsi bu kadar. afiyet olsun

Maklube - Öğrenci Evlerinin Vazgeçilmezi




Bu benim ilk denemem... çook severim bir de yapmayı denemek istedim. ama etin dibini tutturdum biraz bir arkadaşımdan öğrendiğime göre tencerenin tabanına soğan halkaları koymak gerekiyormuş. artık bir dahaki sefere kısmet olursa...Malzemeler:
6 çay bardağı pirinç
yarım kilo kuşbaşı et (arzuya göre tavuk gogsude olabilir kusbası etten daha guzel oluyo)
1 adet patlıcan
1 büyükboy soğan
2 büyükboy patates
2 adet havuçsevmeyen koymayabilir biraz havuc tadı veriyo)
3 yemek kaşığı tereyağ
4 salata malzemesi marul domates ve salatalık istege göre değişir
Pirinç kişi sayısına göre ayarlanarak yıkanır ve tuzlu sıcak suda bekletilir.Kuşbaşı doğranmış et düdüklü tencerede haşlanır.Patates,patlıcan ve havuçlar halkalar halinde kesilip tuzlanarak yağda kızartılır.Ayrı bir kaba alınır.Bekletilen pirinç ayrı bir tencerede tereyağında kavrularak bir kaba konur.
Haşlanan et de hafif yağda kavrulur.Soğanlar halkalar halinde kesilerek asıl yemeğin yapılacağı tencerenin dibine dizilir(Pilavın dibini tutmaması için).Sıra ile üzerine bir miktar et, patates ,havuç, patlıcan dizilir. .Üzerine kavrulan pirincin 3 te biri dökülerek düzlenir.Bu işlem 3 kez tekrarlanır.3. tekrarda pirincin malzemeleri tam kapatmasına dikkat edilir.Bir miktar tuz ilave edilerek pirinç dağılmayacak biçimde üzerini 2 parmak kalınlığında kapatacak kadar kaynamış su ilave edilir.Kısık ateşte pişirilerek 5 dakika dinlendirilir.Tencere tepsiye ters çevrilerek bir süre sonra kaldırılır.Etrafı salata ve yoğurtla süslenir.
aynen tarifteki gibi yaptım ancak soğan halkalarını unutmuşum aman siz unutmayın

Manzaraya Bakın



Şu muhteşem görüntüye bakın. 2 gün önce balkonumdan çektim bu fotoları. yorumsuz bir şekilde paylaşıyorum sizlerle...

Pudingli Kabak Tatlısı


aceleyle çekilmiş bir fotoğraf oldu. yoksa tatlının iç görüntüsünü de çekmek istemiştim. şekerle pişirilen kabakları püre haline getirin. tabağın alt kısmına bir sıra bisküvi koyup üerine 1 sıra kabak koyun. ardından bir sıra daha bisküvi ve bir sıra daha kabak koyduktan sonra vanilyalı pudingi en üste dökün. üstünü süslemek size kalmış...

MİLFÖY BÖREĞİ




UFAK ATIŞTIRMALAR HEPİMİZİN HOŞUNA GİDER. İŞTE BU DA ONLARDAN BİRİ. YAPRAK MİLFÖY HAMURUNU DÖRDE BÖLÜN İÇİNE İSTEDİĞİNİZ HARCI YERLEŞTİRİN. BEN GENELDE PATATES VEYA PEYNİR TERCİH EDİYORUM. VE ÜÇGEN KAPATIN. ÜZERİNE YUMURTA SÜRÜN VE SUSAM VEYA ÇÖREKOTU ATIN. ÖNCEDEN ISITILMIŞ 200 DERECEDE ÜZERLERİ KIZARANA KADAR PİŞİRİN.

PATATES KÖFTESİ


YAPIMI ÇOK KOLAY HAŞLANMIŞ PATATESLERİN İÇİNE KİMYON, KEKİK, KARABİBER, KIRMIZI BİBER, TUZ, NANE VE DİĞER İSTEDİĞİNİZ BAHARATLARDAN KARIŞTIRIN. BİRAZ DA ZEYTİNYAĞI İLE İYİCE YOĞURUN. KÖFTE ŞEKLİNDE SIKIP MAYDONOZ, PEYNİR VEYA KIRMIZI BİBERE BATIRIP SERVİS YAPIN.

Zebra Kek





HAFTA SONU GELEN MİSAFİRLERİME EN SEVDİĞİM KEKLERİMDEN BİRİNİ YAPTIM. YAPIMI O KADAR KOLAY Kİ. YUVARLAK BİR KEK KALIBI KULLANMAK GEREKİYOR. NORMAL KEK HAMURUNUZU YAPIP YARISINI AYIRIN VE İÇİNE KAKAO KARIŞTIRIN.KALIBIN TAM ORTASINA BİRAZ BEYAZ BİRAZ KAKAOLU SIRAYLA DÖKÜYORSUNUZ. VE SONUÇ İŞTE BÖYLE OLUYOR.

Şalgam Suyu


Bugün size en son denemelerimden biri olan şalgam suyunu anlatacağım.

Hem enfes tadı hem de faydaları dolayısıyla çook severek içerim şalgamı. bir de yapılışını öğrenmek istedim ve hemen araştırdım yaptım. güzel de oldu tavsiye ederim

Malzemeler:
1 Kg kırmızı havuç
Su (havucu koyduktan sonra 5Lt'lık bidonu su ile doldurun)
1/2 Avuç nohut
1 Avuç bulgur
Bir miktar acı süs biberi
Tuz

Önce havuçları temizleyip 2 parmak büyüklüğünde parçalara ayırın. Ardından tuzlu suyu ayarlayıp ikisini bir bidona koyuyuruz, temiz bir bez parcası içine bulgur ve nohutları koyup bezin ağzını bağlayıp kabımıza atıp, kabımızn ağzını iyece kapatıyoruz. 20-25 gün (oda sıcaklığına göre değişiyor) arasında içmeye hazır hale gelecektir. Hepinize afiyet olsun...

Ayak Haritası


Yukarıdaki ayak haritası geçen sene aldığım bir terliğin içinden çıkmıştı. vücuttaki masaj bölgelerini gösteren bir harita bu. umarım sizlerin de işinize yarar. uzun zamandır sizlere yazamamıştım biriken bir sürü şey oldu. en kısa sürede sizlerle paylaşacağım İnşaAllah.

Pratik Bilgiler - Çok İşinize Yarayacak :)

Cevizlerin kabuklarını kolayca açabilmek için onları bir gece tuzlu suyun içerisinde bekletin. Böylece içleri de dağılmayacaktır.


Unlarınızın böceklenmemesi için, un kavanozunun içerisine bir adet defne yaprağı koyun.


Yumurtaların haşlanırken çatlamaması için, kaynatma suyuna bir çorba kaşığı sirke koyun.


Fırında patates yapmadan önce , 10-15 dakika haşlayın ve çatal ile delin. Daha kolay pişecektir.


Büyük miktarda patatesiniz var ise torbanın içerisine bir adet elma koyun. 8 hafta boyunca filizlenmesini ve büzüşmesini önler.


Patateslerinizi kuru ve serin bir yerde saklayın.


Kullanılmış limon kabuklarını rendeleyip şeker ile karıştırın. Kavanozun içerisinde buzdolabında uzun bir süre saklayabilirsiniz. Böylece pasta yaparken elinizin altında hazır bulunur.


Kabarık bir omlet yapmak istiyorsanız, bir çorba kaşığı suyun içerisine bir çay kaşığı mısır unu karıştırın. Hazırladığınız karışımı yumurtaya ilave edin. Böylece kabarık bir omlet yapmış olacaksınız.


Sarımsak doğrarken bıçağa yapışmasını istemiyorsanız, kesme tahtasına biraz tuz serpiştirin.


Yeni bir yemek tarifi denerken, yemek kitabınızı şeffaf bir torbanın içerisine geçirirseniz, onu kirletmemiş olursunuz.


Eğer tencere kapağınızın tutucağı kırıldıysa onun yerine şarap mantarı geçirebilirsiniz. Böylece hem tutacak görevi yapacak, hem de izalasyon.


Hazırladığınız soslarda harika tatlar oluşturmak için soya ve susam yağı kulanabilirsiniz. Ancak bu yağların yüksek ısıda pişirilmesi doğru değildir.



Pasta yaparken katı yağ kullanacaksnız onu rendenin kalın tarafı ile rendelemeyi deneyin. Küçük parçalar haline gelen margarin daha kolay işlenir.


Sarımsaklarınızı her zaman elinizin altında hazır bulundurmak istiyorsanız kabuklarını soyduktan sonra bir kavanoza doldurup üzerine zeytinyağı koyarak muhafaza edebilirsiniz. Ayrıca bu yağ yemeklerinize, salatalarınıza ayrı bir lezzet katacaktır.


Peyniri kolay rendelemek için, 15 dakika buzlukta bekletin


Bisküvileriniz yumuşamışsa onları birkaç dakika fırınlayın.

Eğer galeta ununuz bittiyse ve ekmeğiniz de yoksa mikser ya da blenderdan geçireceğiniz kornfleksler aynı işlemi görecektir.




Fırında tavuk kızartacağınız zaman üzerine koyduğunuz baharatlardan içine de koyun. Böylece daha lezzetli olur.




Sert et etlerinizi eşit miktarda sirke ve sıvı yağ içerisinde bekletin. Yumuşadığını göreceksiniz.




Domates salçanız çok ekşi ise içerisine bir havuç rendeleyin. Havuç salçanızı (sosunuzu) tatlandıracaktır.




Mantarların daha lezzetli olması için pişirmeden önce üzerlerine biraz tuz ve limon suyu koyun, 5 dakika bekletin. Daha sonra pişirin.




Fırın torbasında tavuk pişirirken; malzemeleri doldurduğunuz fırın torbasının üzerine bir kaç delik açın. Böylece daha çabuk ve iyi pişer. Ayrıca fırın torbasının içerisine bir kaç diş sarımsak koyarsanız lezzetine doyum olmaz.




Fırında tavuk kızartacağınız zaman bir limonu ikiye bölün, yarısını tavuğun üzerine bastırarak iyice sürün. Diğer yarısını ise tavuğun içerisine yerleştirin. Tavuğunuz nar gibi kızaracaktır.




2 Çorba kaşığı yoğurdu, sulandırılmış 1 çorba kaşığı salçayı ve birazda zeytinyağını derin bir kabın içerisinde karıştırın. Fırına koymadan önce tavuğun her tarafına sürün. Çok daha lezzetli olacaktır.




Satın aldığınız havucun yapraklarını atmayın, salatalarınızda kullanın. Çünkü bu yapraklarda kemik erimesini önleyen kalsiyum bol miktarda bulunur.




C vitamini ısı ile çok çabuk kaybolur. Bunun için C vitamini içeren sebze ve meyveleri fazla bekletmeden taze olarak tüketin.




Hazırladığınız kekin ortasına malzeme koyacağınız zaman bıçak ile kesmenize gerek yok. Dikiş ipliğini kekin etrafına gerip dikkatlice çektiğiniz zaman düzgün bir şekilde kesildiğini göreceksiniz.




Hazırladığınız kekin, fırında pişirken çökmemesi için hamuru kalıbı ile birlikte fırına koymadan önce 20 dakika kadar dinlendirin.




Satın aldığınız kültür mantarlarını kese kağıdında ağzı kapalı olarak buzdolabının sebze bölümünde saklıya bilirsiniz. En az 2-3 gün tazeliklerini kaybetmezler. Mantarları hiç bir zaman plastik torbada muhafazaetmeyin çünkü yapış yapış olurlar.

Kızartma yağını bir kaç kez kullanabilirsiniz. Kullanılır durumda olup olmadığını anlamak için kızgın yağın içerisine bir dilim ekmek atın. Ekmekte kara lekeler oluşmuyorsa kullanabilirsiniz.


Akşamdan artan pirinç pilavını ısıtıp yemeği sevmiyorsanız, onu çorbalarınızda değerlendirebilirsiniz.


Kızarttığınız tavuğun tekrar ısıttığınızda lezzetini kaybetmesini istemiyorsanız tavuk parçalarını bir süzgece koyun. Tencerenin içerisinde su kaynatın ve süzgeci üzerine oturtun. Buharda ısıtılan tavuk lezzetinde hiçbir şey kaybetmeyecektir.


Makarnanızı soğuk suyun altından geçirmeniz gereken yegane zaman onu soğuk olarak servis yapacağınız zamandır. Yada üzerine kaynar bir sos döküp anında servis yapacağınız zamandır. O zaman pişirme sürecini durdurmak için soğuk suyun altında gezdirin ve suyunu iyice süzün.


Satın aldığınız kaşar peynirini uzun süre saklamak istiyorsanız onu küçük porsiyonlara ayırın ve buzlukta dondurun. İstediğiniz kadarını çözülmesini bekleyip kullanabilirsiniz.


Maydanozu yemeklerinize ateşten almadan bir kaç dakika önce ilave edin. Çünkü pişmiş maydanoz acımtırak bir tat alır ve vitamini kaybolur.

Pudingli Yaz Tatlısı


Hep söylediğim gibi yazın en iyi sütlü tatlılar gidiyor. Hem hafif, hem lezzetli oldukları için özellikle tercih ediyorum. tatlının tarifi çok kolay, beyaz olarak gördüğünüz kısımların tarifini tavuk göğsü adlı tarifimde vermiştim. borcamın tabanına 1 sıra bisküvi sıralayın. üzerine tavuk göğsünü dökün ve soğuduktan sonra isteğinize göre kakaolu veya meyveli puding yapıp tavuk göğsünün üzerine dökün. buzdolabında soğutup servis edin. servis yaparken üzerine vanilyalı dondurma koyarsanız tam yaza uygun olduğunu göreceksiniz.

Bezelye Yemeği




En sevdiğim yemeklerden biri olan bezelye yemeğinin tarifini vereceğim sizlere. Eminim bir çıoğunuz biliyorsunuz yemeğin tarifini ama hem bloğumda bulunsun, bir arşiv olması bakımından, diye düşündüm, hem de en sevdiğim damak tadını sizlerle paylaşmak istedim arkadaşlar. Derin dondurucuya koyduğum bezelyelerden yaptım bu yemeği. öncelikle size tavsiye derin dondurucuya koymadan veya çıkardıktan sonra kaynar su ile 1-2 dk şoklamanız gerek bezelyeleri. Açıkçası ben bu kez şoklama yapmadım çünkü bir an önce yemeği yemek istedim ve bekleyemedim




Malzemeler:


Bezelye2 orta boy patates


1 büyük soğan


kekik


tuz


pul biber


sıvıyağ


salça


incecik doğranmış soğanı sıvıyağın içinde biraz kavurun. Ardından patatesi küp küp doğrayıp onu da kavurmaya başlayın. 3 dk kadar kavurduktan sonra salçasını koyun, bezelyeyi, baharatları, tuzu ekleyip pişmeye bırakın. patateslerin pişme süresi içinde bezelyeler de pişecektir. Afiyet olsun.

Kolay Tavuk Göğsü



Her zaman çok severek yaptığım, oldukça kolay ve çk çok da lezzetli bu tarifi sizlerle paylaşmak istedim arkadaşlar. Yapılışı çok kolay, yaz günleri için üzerinde dondurma ile tüketebileceğiniz hafif bir tatlı. Malzemeler:1 bardak un2 yemek kaşığı pirinç unu1,5 bardak toz şeker1 litre sütyarım paket tereyağ1 paket vanilyaYapılışı:Tereyağı hafifçe eritin ve unu bir miktar kavurun. kavurma işlemi kısık ateşte olacak ve çırpma teliyle de sürekli çırpmamız gerekecek. hafifçe kavrulan unu ocaktan alın, karıştırarak ılık hale getirin. ılık hale gelen karışımın içine diğer malzemeleri de koyun ve tekrar ocağa alın. sürekli karıştırarak kaynayana kadar karıştırın. kaynamaya başladığında hemen ocaktan indirmeyin. yaklaşık 5 dk karıştırarak kısık ateşte pişirin. genişçe bir borcama karışımı dökün. buzdolabında soğuyana kadar bekletin. servisten hemen önce arzunuza göre kakaolu dondurma, ceviz veya tarçın ile servis edebilirsiniz.

Kurutulmuş Meyveler




Sevgili arakdaşlar, bugün szlere kurutulmuş meyvelerden bahsedeceğim. Artık her mevsim her meyveyi bulabiliyorsunuz. Tabi kurutulmuş olarak. Sağlıklı olması açısından kesinlikle meyvenin mevsimi değilse sakın alıp yemeyin. Mevsiminde kurutulmuş meyveler daha çok hoşunuza gidecek eminim. Muz, Çilek, Papaya, Portakal, Guava, Zencefil gibi istediğiniz her meyveyi bulabileceğiniz çok nezih ortamlarda bunları hazırlayan ve bizlere sunan yerler var. Şehrinizde arayın mutlaka bulacaksınız. Afiyet olsun...
Related Posts with Thumbnails