KIŞ GÜNLERİNİN VAZGEÇİLMEZİ - NANE LİMON



Serin bir haftasonunun ardından, hepimizin ihtiyacı olabilecek bir çay bu. Üzerinizdeki kırgınlığa, yorgunluğa ve olabilecek muhtemel ufak hastalıklara karşı direncinizin artmasında yardımcı etken...


Yapılışı:

Kuru Nane
Ihlamur
Yarım ayva yaprağı
Bir tutam Çörekotu
Limon
İsteğe göre tarçın da eklenebilir

Tüm bu malzemeleri bir süre kaynatıp afiyetle için. Soğuk günlerde de ne kadar güzel gider.. Afiyet olsun...


Not: Çay içilmeye hazırken limon sıkabilir veya kaynatırken kabuğuyla çeyrek limonu içine atabilirsiniz.

GIDA İÇERİKLERİNE DİKKAT




Merhabalar;

Sevgili Urfatutkunu bizimle paylaştığı son yazısında sarmaşık eczanesi isimli bir blogdan bahsetti. Hatta oradaki yazıların çoğunu bana okudu ve üzerlerind bol bol yorum da yaptık. Aşağıya urfatutkununun bizlerle paylaştığı yazının aynısını ekliyorum. Bu konu o kadar mühim ki lütfen araştırmalar yapalım, yediklerimize dikkat edelim. Hem sağlıklı, hem de helal dairedeki yiyeceklerden faydalanalım.





URFATUTKUNU'NDAN ALINTIDIR

SARMAŞIK ECZANESİ


Bu gün sizlere beğenerek takip ettiğim bir blog sayfasını tanıtmak istiyorum, Sarmaşık Eczanesi. İstanbul Eczacılık dördüncü sınıf talebesi Handenur'un bloğu. Kendisini rumma'nın sayfasında görmüştüm ve inceleyince hemen takip etmeye başladım. Senelerdir dikkat etmeye çalıştığım helâl gıda konusunda çok faydalı bilgiler veriyor. Ben 17 yıldır güvenerek kullandığım ve bu yüzden pek çok kişinin uzaylıymışım gibi baktığı "domuz yağı ve katkıları ihtiva eden gıda maddeleri" adlı listemdeki E'li numaraları ve terimleri kontrol edip yaparım alışverişlerimi hep. Ama bu konuda eczacılık gibi bir eğitimim olmadığı için, bazı maddelerin ne anlama geldiğini bilemiyorum tabi ki. Mesela aldığımız pek çok hazır şeyde bulunan E322 ya da lesitin'in masum bir madde olduğunu sanıyordum ve listemde de yoktu. Oysa bu blogda okuduğum bir yazıdan, lesitinin domuzdan ya da genetiği değiştirilmiş bitkilerden elde edilmiş olabileceğini, ayrıca çözünmesi için alkole ihtiyaç duyduğunu dehşetle öğrendim. Her şeyin helâlini, temizini bulmak ve yemekle mükellefiz. Bu sebeple bu faydalı bloğu sizlere tanıtmak ve önermek istedim. İşte lesitinle ilgili o yazı (ve diğer yazılarına da bakmanızı kesinlikle öneririm).


PRATİK BİR LEZZET - KREP


Merhabalar;

Bugün sizlerle krep yapımını paylaşacağım. O kadar pratik ki, aniden gelen misafirlerinize, veya kahvaltılarınıza hemen yapabilir, afiyetle yiyebilirsiniz. Yapılışı çok kolay. En önemli püf noktası ise çok çok ince yapılması.


Malzemeler:

2 adet yumurta
3 bardak un
Yeterince süt ( yoksa su ile de yapabilirsiniz )
1 kaşık sıvıyağ
1 çay kaşığı tuz

tüm malzemeyi karıştırın. Ben oldukça akışkan bir hamur yapıyorum. Neredeyse su akışkanlığına yakın. İçine sütü ( veya suyu ) çok koyar akışkan yaparsanız daha da yumuşak oluyor. İçinde hiç pütür kalmayana kadar karıştırdığınız hamuru, içine az sıvıyağ sürülmüş teflon tavaya 1 küçük kepçe dökün. Tavayı sağa sola eğerek hamurun tüm tavayı kaplamasını sağlayın. Her iki tarafını da pişirip içine ister peynir, ister patates koyup fotoğraftaki gibi sarıp afiyetle yeyin.

Ben krepi ocağımın wok gözünde yapıyorum. Çok daha çabuk pişiyor. Aklınızda olsun.


POZİTİF DOĞUM HİKAYELERİ



Bugün sizlerle yepyeni, taptaze bir bloğu paylaşmak istiyorum:



http://pozitifdogumhikayeleri.wordpress.com/


Günümüz şartlarında malesef ki tıbbi bir gereksinim olmaksızın da anneler bazı korkularından dolayı sezeryan tercih etmekteler. Ve sezeryan sayısı giderek ve büyük bir ivmeyle artıyor. Böyle bir zamanda bu kadar elzem bir bloğu oluşturan sevgili arkadaşım Elif'e sonsuz teşekkürler. Blog yazılarında gerçek NORMAL doğum hikayelerini bulacaksınız. Okudukça da normal doğumun hiç de anlatıldığı gibi korkulacak birşey olmadığını, aksine insan doğası gereği bu doğum şeklinin çok daha iyi olduğunu anlayacaksınız. Elbette ben ve benim gibi tıbbi bir zorunluluk neticesinde sezeryan olmak durumunda kalanlar olabiliyor. Ancak böyle bir zorunluluk mevcut değilken, sadece ağrı sancı çekmekten korkarak, veya duyduğu korkutucu normal doğum hikayeleri neticesinde sezeryana karar veren annelerin fikirlerini değiştirebilmek açıcından bu blog çok çok önemli bir adım.


Sevgili Elif, sana tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Bu konuda sonuna kadar destekçinim. Elimden ne gelirse...

Ponpon İpten Tül Yapımı


Ne zamandır aklımdaydı ponpon ipten tül yapımı. İnternetten görüp çok beğenmiştim ancak iş güç vesilesiyle vakit bulamamıştım. Sonunda ipimi aldım ve yapmayı başardım :) ben 8 adet koza marka simli ip kullandım. pencerelerim yere kadar olduğu için çok ip kullanmam gerekti. eğer pencereleriniz yarıya kadarsa 4 ipten rahatlıkla yapabilirsiniz. tabi pencerelerinizin enine uzunluğu da önemli.


öncelikle beyaz ipten pencere enine göre delik dolgu ördüm. ve 10 cm aralıklarla kornişe takmak için o beyaz şeylerden taktım:) ismi neydi bilemedim şimdi :) sonra da 36 adet ponpon olacak şekilde ipleri kesip deliklerin içine bağladım.

kesinlikle yapılışı çok çok kolay ancak şimdi evime gelen herkes ne kaar değişik nerden aldın bunu diye soruyor.

made by Hilal diyorum :)


Örgü İpinden Avize Yapımı


El emeğine önem verenlerin evde kolaylıkla yapabileceği çok şık bir avize. Yapılışı da oldukça basit.



Malzemeler:

1 adet tutkal
1 adet balon ( tam daire şeklinde olmalı )
1 adet istediğiniz renkte ip
1 adet duy
yardımlaşabilecek 2 kişi :)


Tutkalı bir kaba alın ve biraz seyreltin ( sulandırın). ardından ipi tutkalın içine batırıp elinizle üzerindeki fazla tutkalı tekrar kaba alıp ipi yavaş yavaş partnerinize verin. siz bunu yaparken de partneriniz balonun üzerine ipi rastgele saracak. Tüm sarma işi bittikten sonra balonu kuruması için biryere asın. altına birşey koymayı ihmal etmeyin, zira damlayabilir. yazın 1 günde kururken kışın 3 günü bulabiliyor tam kuruması. kuruduğundan emin olunca balonu içinden sıyırıp çıkarın. alt tarafını yuvarlak şekilde kesin ki buradan ampulü takabilesiniz. diğer tarafa da uyu takın. işte muhteşem bir avize size :) Güle güle kullanın...

diğer resimler için tıklayınız...

Konya'da sıra gecesi ve Çiğ Köfte

Konya'da sıra gecesi nasıl olur demeyin. Biz burada sevgili kardeşim urfatutkunu sayesinde her gün Urfa türküleri dinleyip Urfa'yı yad ediyoruz istisnasız :) Bayramda da diş bulguru ve doğum günümüz dolayısıyla misafirlerimizin olmasından dolayı kardeşim minik bir sıra gecesi yapalım dedi. tanıdığım en iyi çiğ köfte ustalarından birisidir övünmek gibi olmasın :) Hiç üşenmeden yoğurur da yoğurur . yapım gereği böyle sabır gerektiren işlerde yokum :) o nedenle nasıl yapabiliyorsun dediğimde "İnsan sevdiği şeyden usanmaz " dedi Hatice teyzem. Aslıhan da tastikledi bunu. hepimiz afiyetle yedik ve arkasından Allah'ımızıa şükür, kardeşime de teşekkür ettik. Ellerin dert görmesin sana da çiğ köfte yapanlar olsun Urfa sevdalısı kardeşim.


yazının devamı için tıklayınız...
Related Posts with Thumbnails