Fırtına deresinin hemen kenarında çok güzel bir restoran var. Hem manzara muhteşem, hem de yemekler birbirinden güzel. Kapıda tulumla küçük bir çocuk karşılıyor ve muhteşem bir müzik ziyafeti veriyor size.
Oturduğumuz yer hemen dere kenarındaydı, suyun sesi muhteşemdi. üstelik öyle bir ses geliyordu ki orda olmadan anlamanız mümkün değil.
Restoranın sahibi bir bayan. Zaten içeri girdiğinizde o temizlik ve titizlik gözünüze çarpıyor. bu yukarda gördüğünüz de laz böreği. evet börek deyince siz de benim gibi börek bekliyordunuz eminim. ama bu bir tatlı ve oralarda ço kseviliyor. sevilmemesine de imkan yok çünkü tadı damağımızda kaldı.
Dönüş yolunda fırtına deresi üzerinde bu taş köprüler dikkatimizi çekti. Osmanlı zamanında kalma köprüler hala ayakta ve yöre halkının hizmetinde.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder